Üretim Miktarı; Ülkemiz yaklaşık 3 milyon 100 bin ton civarındaki üretimiyle dünya Elma üretiminde Çin ve  ABD 'nin  ardından üçüncü sırada bulunumaktadır.

İklim ve Toprak İsteği; Akdeniz ve Ege bölgesinin 300- 800 m rakımlı kesimlerinde kış soğuklama ihtiyacı 7,2 ºC’ nin altında 600- 1200 saat arasında olan Jersey Mac, Vista Bella, Summer Red, Red Star, Anna, Golden Dorset, Wiliams Pride ve Gala Grubu yazlık ve güzlük elma çeşitler önerilmektedir. Geçit ve İç Bölgelerde soğuklama ihtiyacı 1500–2500 saat arasında olan, uzun süre depolanabilen kışlık çeşitlerin yetiştirilmesi önerilmektedir. Elmalar aktif kireç oranı % 12’nin üzerinde ve ağır bünyeli toprakları sevmez. 

Anaç Kullanımı; Elma klon anaçları üzerinde 2. yıldan itibaren ürün alınmaya başlanılmakta, tam verim çağı olan 7. yaşta ise dekara 8–10 ton ürün alınabilmektedir. Tam bodur M 9 ve bu anaçtan geliştirilen Pajam 1, Pajam 2  ve  EMLA 9 gibi anaçlar fitoptoraya dayanıklı olup ateş yanıklığı bakteriyel hastalığına kısmen hassastır. Bu anaçlarla 3- 3,5 m yüksekliğe kadar çıkan telli destek sistemi ile  bahçeler kurulmalıdır. Tam bodur anaçlarla kurulan bahçelerde dikim sıklığı; sıralar arası, 3,5-4 m, sıra üzeri 1-1,5 m olmalıdır. Spur tip çeşitler tam bodur elma klon anaçları üzerine aşılanmamalıdır. Bodur M9 amaçları üzerinde kurulan bahçelerde dekara 166- 250 arasında, M26, M7 ve MM 106 yarı bodur klon anaçlarına aşılanan çeşitlerde dekara 65 -120 arasında, kuvvetli gelişen MM 111 klon anacında 50-85 arasında elma fidanı dikilebilir. MM 111 anacı diğer elma klon anaçlarına göre kurağa daha mukavimdir. 

Önemli Klon Anaçları ve Çeşitler; Son yıllarda ülkemizde elma yetiştiriciliğinde önemli bir dönüşüm başlamış. olup; M 9, M 26, M 7, MM 106, MM 111 gibi klon anaçlarının  kullanımı hızla artmaktadır. Erkenci yazlık çeşitler içerisinde; Vista Bella, Jersey Mac, Summer Red  ve Williams Star yer almaktadır. Önemli güzlük çeşitler, Ruby Gala, Royal Gala, Galaxy Gala, Mondial Gala, kışlık çeşitler; Jonagold, Scarlet Spur, Red Chief,  Breuburn, Fuji, Red Chief, Pink Lady, Grany Smith gibi çeşitler olup dış talebin yoğun olduğu bu çeşitlerin yetiştiriciliği hızla artmaktadır. Özellikle Grany Smith gibi güneş yanıklığına hassas olan çeşitlerle kurulan bahçelerde ağaçların üzerine ışık geçişini farklı oranlarda engelleyen örtü materyalleri önerilmektedir.

Terbiye Sistemleri ve Meyve Seyreltmesi; Elma bahçelerinde değişik doruk dallı, modifiye lider ve ince iğ gibi terbiye sistemleri uygulanmaktadır. Yeterli ürün alınabilmesi için %10-15 oranında dölleyici çeşit bulundurulmalıdır. Standart büyüklükte ürün elde edilebilmesi için mutlaka elmalarda seyreltme yapılması zorunludur. Bir çiçek huzmesinde mevcut olan meyvelerden ortadaki kral meyve tabir edilen meyve bırakılmalı, diğer meyveler kopartılmalıdır. Kimyasallarla yapılan seyreltmede tam çiçeklenmeden yaklaşık 15- 20  gün sonra yapılmalıdır. 

Hastalık ve Zararlılar; Elma küllemesi, Elma karalekesi, Monilya ve elma virüsleri önemli hastalıklar, Elma ağ kurdu, Elma iç kurdu, Elma pamuklu biti önemli zararlılar ararsında yer almaktadır.

Üretim Miktarı; Ülkemiz yaklaşık 460 bin ton civarındaki  üretimiyle dünya Armut üretiminde Çin , ABD ,İtalya ve Arjantin'in ardından beşinci sırada yer almaktadır.

Toprak  ve İklim İstekleri; Geniş adaptasyon kabiliyeti nedeniyle armut ülkemizin farklı ekolojik bölgelerinde yetişme imkanı bulmuştur. Armut elmaya göre soğuklara daha  az dayanıklı, sıcaklık isteği daha fazla olan bir türdür. Ağır, havasız, kireç oranı yüksek alkali toprakları sevmez. Derin. organik maddece zengin, geçirgen topraklar tercih edilmelidir. Armutların 7,2 ºC’nin altında toplam soğuklama ihtiyacı çeşitlere göre 800- 2100 saat arasında bulunmaktadır. Düşük soğuklama  ihtiyacı olan  erkenci çeşitler Ege ve Akdeniz bölgelerinin 300- 800 m rakımlı yerlerinde, diğer çeşitler ise geçit ve iç bölgelerde yetiştirilmelidir.

Anaç Kullanımı; Son yıllarda geliştirilen BA -29, OHF-333, MC, Quince-A, Sydo, Farold 40, Farold 69 ve Pyro- Dwarf gibi bodur ve yarı bodur klon anaçlarının kullanımı ile farklı toprak ve ekolojik yapılara sahip olan arazilerde sık dikim armut  yetiştiriciliği yaygın olarak yapılmaya başlanılmıştır. Kullanılacak anacın ve yetiştirilecek çeşidin seçiminde arazinin toprak analiz verileri ile o bölgenin iklim verilerinin göz önüne alınması gereklidir. Bodur anaçlar üzerinde 4x1,2m ile 4x1,5m, yarı bodur anaçlarda 5x2,5-5x3m, armut çöğürleri üzerinde 6x6 m, ayva çöğürleri üzerinde 4x3 m aralık ve mesafelerinde bahçe tesisi mümkündür. 

Önemli Çeşitler ve Çeşit Seçimi; Akça, Etruska, June Beauty, Santa Maria, Williams, Kiefer, Abate Fetel, Comice, Conference, Beurre Hardy, Passe Cressane, Ankara ve Deveci önemli armut  çeşitleridir. 

Bahçe  tesisinde erkenci, güzlük ve  kışlık çeşitlerin belirli bir oranda bulundurulması, çeşitlerin kış soğuklama ihtiyaçlarının göz önünde tutulması gereklidir. Armut çeşitlerinin kendi ile uyuşmazlığı nedeniyle % 10-15 oranlarında dölleyici çeşide ait fidanların dikilmesi zorunludur.

Terbiye Sistemi; Armut yetiştiriciliğinde doruk dallı, modifiye lider, kordon terbiye sistemleri kullanılmaktadır. Yarı bodur anaçlar üzerinde sıralar arası 4-4,5m, sıra üzeri ise 1,2-1,5m mesafeler kullanılarak telli destek sistemi ile kordon terbiye sistemi uygulanması ile elmalarda olduğu gibi sık dikim bahçe  tesisleri yapılmaktadır.   

Hastalık ve Zararlılar; Ateş yanıklığı, külleme, memeli pas önemli armut hastalıklarıdır. Ervinia Amylovor adlı bakterinin neden olduğu ateş yanıklığı hastalığı armut yetiştiriciliğini sınırlayan en önemli etmendir. Bu hastalığın sık görüldüğü bölgelerde dayanıklı, yada kısmen dayanıklı çeşitlerin tercih edilmesi, ayva anaçları yerine armut kökenli anaçların seçilmesi gerekir. 

Önemli armut zararlıları ise; armut iç kurdu, armut yaprak piresi, armut sülüğü ve kabuklu bitleridir.

Üretim Miktarı; Ülkemizde yılda yaklaşık 532 bin ton civarında Şeftali üretiliyor. Nektarin ile birlikte 608 bin tonluk üretimiyle dünya da altıncı sırada yer alıyor. Birinci sırada 12 milyon tona yakın üretimiyle Çin yer almakta ve ardında İtalya , İspanya , ABD ve Yunanistan gelmektedir.

Toprak ve İklim İstekleri; Şeftali ve nektarinlerde ana dal ve gövdeleri - 20ºC’ye kadar dayanmakla birlikte erken ilkbaharda -2,,4 ºC de çiçekler zarar görürler. Genç meyveler çiçeklere göre donlara daha hassastır. Ege, Marmara, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde 800 m rakıma kadar olan yerlerde şeftali yetiştirilebilir. Soğuklama istekleri 350-1300 saat arasında değişmektedir. Şeftali yetiştiriciliği için ağır olmayan, drenaj sorunu bulunmayan, kumlu-tınlı, alüvyal, PH’sı 6,5-7,5 arasında olan topraklar en uygun topraklardır.

Anaç Kullanımı; Şeftali ve nektarinlere bazı çeşitlere ait tohum çöğür anaçları, Nemaguard ve GF-305 gibi nematoda dayanıklı, tohum anaçları  kullanılmaktadır. Son yıllarda özellikle namatod sorunu olan ve aktif kireç oranının % 10 ‘un üzerinde olduğu topraklarda GF 677, GF 557, Gadaman, GN -15 ve GN -22 şeftali badem  melezi anaçlar kullanılmaktadır. Bu anaçlar kısıtlı sulama koşullarında gelişebildikleri gibi kök ur nematoduna da dayanıklıdır.

Ağır bünyeli topraklarda (su tutma kapasitesi % 70‘in üzerindeki topraklar) şeftali yetiştirilecekse Myrobalan 29-C, Marianna, Saint Julien-A MR.S- 2/5  erik  klon  anaçları ile erik şeftali melezi Citation klon anacı üzerine aşılı fidanlarla bahçeler tesis edilmelidir. Ancak bazı şeftali çeşitlerinde erikler üzerinde uyuşmazlık görülebilmektedir. Şeftali çöğürleri üzerinde 6x5m, 5x5m, GF 677 ve Gadaman şeftali badem anaçları üzerinde 5x4m, Myrobalan 29 C ve Saint Julien-A anaçları üzerinde 5x3m aralık ve mesafelerinde bahçe tesis edilmelidir.

Terbiye Sistemleri; Şeftalilerde açık vazo denen goble terbiye sistemi en yaygın olarak uygulanan sistemdir. Bunun dışında V, Y(tatura)  ve değişik doruk dallı terbiye sistemleri uygulanmaktadır. 

Önemli Şeftali Çeşitleri; Erkenciden geççiye doğru önemli  çeşitleri, Francoise, Rich May, Springcrest, Maycrest, Royal Gem, Rich Lady, Blazing Gold, Redhaven, Glohaven, Red Globe, Rome Star,  Elagent Lady, J.H. Hale, Monreo,  Rio Oso Gem, Red Star. 

Önemli Nektarin Çeşitleri; May Glo, May Free, Big Bang  Silver King, Super Red, Armking, Adriana,  Silver Splended, Caldesi 2000, Big Top, Star Red Gold, Fantasia, Venus, Morsiani -51, Silver Late, Fairlane, Caldesi 85, Caldesi 2020. 

Hastalık  ve Zararlılar; Yaprak Bitleri, Kabuklu     Bitler,Akdeniz Meyve Sineği, Doğu Meyve Güvesi ve kök ur nemotodları önemli zararlılardır. Kök Kanseri, Külleme, Monilya, Yaprak Delen, Yaprak Kıvırcıklığı, Erik Cücelik Virüsü, Plum dwarf virüs) PDV, CNRV (Clorotic Necrotic Ring Spot Virüs ve Şarka Virüsü (PPV) önemli hastalıklar arasında  yer alır.

Üretim Miktarı; Ülkemiz yaklaşık 77 bin ton civarında Nektarin üretiliyor. Türkiye 608 bin tonluk Nektarin ve Şeftali üretimiyle altıncı sırada yer alıyor. Birinci sırada 12 Milyon tona yakın üretimiyle Çin yer almakta ve ardından İtalya , İspanya ,ABD ve Yunanistan gelmektedir.

Toprak ve İklim İstekleri; Şeftali ve nektarinlerde ana dal ve gövdeleri - 20ºC’ye kadar dayanmakla birlikte erken ilkbaharda -2,,4 ºC de çiçekler zarar görürler. Genç meyveler çiçeklere göre donlara daha hassastır. Ege, Marmara, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde 800 m rakıma kadar olan yerlerde şeftali yetiştirilebilir. Soğuklama istekleri 350-1300 saat arasında değişmektedir. Şeftali yetiştiriciliği için ağır olmayan, drenaj sorunu bulunmayan, kumlu-tınlı, alüvyal, PH’sı 6,5-7,5 arasında olan topraklar en uygun topraklardır.

Anaç Kullanımı; Şeftali ve nektarinlere bazı çeşitlere ait tohum çöğür anaçları, Nemaguard ve GF-305 gibi nematoda dayanıklı, tohum anaçları  kullanılmaktadır. Son yıllarda özellikle namatod sorunu olan ve aktif kireç oranının % 10 ‘un üzerinde olduğu topraklarda GF 677, GF 557, Gadaman, GN -15 ve GN -22 şeftali badem  melezi anaçlar kullanılmaktadır. Bu anaçlar kısıtlı sulama koşullarında gelişebildikleri gibi kök ur nematoduna da dayanıklıdır.

Ağır bünyeli topraklarda (su tutma kapasitesi % 70‘in üzerindeki topraklar) şeftali yetiştirilecekse Myrobalan 29-C, Marianna, Saint Julien-A MR.S- 2/5  erik  klon  anaçları ile erik şeftali melezi Citation klon anacı üzerine aşılı fidanlarla bahçeler tesis edilmelidir. Ancak bazı şeftali çeşitlerinde erikler üzerinde uyuşmazlık görülebilmektedir. Şeftali çöğürleri üzerinde 6x5m, 5x5m, GF 677 ve Gadaman şeftali badem anaçları üzerinde 5x4m, Myrobalan 29 C ve Saint Julien-A anaçları üzerinde 5x3m aralık ve mesafelerinde bahçe tesis edilmelidir.

Terbiye Sistemleri; Şeftalilerde açık vazo denen goble terbiye sistemi en yaygın olarak uygulanan sistemdir. Bunun dışında V, Y(tatura)  ve değişik doruk dallı terbiye sistemleri uygulanmaktadır. 

Önemli Şeftali Çeşitleri; Erkenciden geççiye doğru önemli  çeşitleri, Francoise, Rich May, Springcrest, Maycrest, Royal Gem, Rich Lady, Blazing Gold, Redhaven, Glohaven, Red Globe, Rome Star,  Elagent Lady, J.H. Hale, Monreo,  Rio Oso Gem, Red Star. 

Önemli Nektarin Çeşitleri; May Glo, May Free, Big Bang  Silver King, Super Red, Armking, Adriana,  Silver Splended, Caldesi 2000, Big Top, Star Red Gold, Fantasia, Venus, Morsiani -51, Silver Late, Fairlane, Caldesi 85, Caldesi 2020. 

Hastalık  ve Zararlılar; Yaprak Bitleri, Kabuklu     Bitler,Akdeniz Meyve Sineği, Doğu Meyve Güvesi ve kök ur nemotodları önemli zararlılardır. Kök Kanseri, Külleme, Monilya, Yaprak Delen, Yaprak Kıvırcıklığı, Erik Cücelik Virüsü, Plum dwarf virüs) PDV, CNRV (Clorotic Necrotic Ring Spot Virüs ve Şarka Virüsü (PPV) önemli hastalıklar arasında  yer alır.

Üretim Miktarı; Ülkemizde yaklaşık 500 bin ton civarındaki üretimiyle Kiraz da dünyada birinci sırada yer almaktayız. Ardından 300 bin ton civarında ki üretimiyle ABD ve  200 bin ton civarında ki üretimiyle İran geliyor. Kiraz  üretiminde İtalya dördüncü  , Özbekistan beşinci ve İspanya altıncı sırada yer almaktadır.

İklim ve Toprak istekleri; Kirazlar; derin kumlu, tınlı topraklarda iyi gelişir. Havasız, drenajı iyi olmayan ağır bünyeli toprakları sevmez. Yapılacak toprak analizine göre anaç seçimi yapılmalıdır. Kiraz ağaçları kış dinlenme döneminde  -25, -28 ºC ye kadar olan soğuklara dayanmakla birlikte çiçekler -2,3ºC’de, küçük meyveler ise -1 ºC de zarar görürler.

Akdeniz ve Ege bölgesinin sahil kesimleri hariç ülkemizin hemen, hemen tüm bölgelerinde kiraz yetiştirilebilir. 7,2ºC’ nin altında gerekli olan kış soğuklama süreleri çeşitlere göre toplam 700- 1400 saat arasında değişmektedir. Yazları çok sıcak geçen bölgelerde kirazlarda ikiz meyve oluşumu artmaktadır. 

Anaç Kullanımı; Kirazlarda yabani kiraz (kuş kirazı) ve mahlep çöğürleri uzun yıllar anaç olarak kullanılmış ancak son yıllarda klon anaçları üzerine aşılı kiraz fidanlarının kullanımı ve klon anaçlarına olan talep hızla artmaktadır. 

Almanya’da Gissen Araştırma Enstitüsünde geliştirilen Gisela serisi; 5, 6, 7 ve 12 anaçları, Fransa‘da geliştirilen Ma x Ma serisi, Weirot ve Tabel Edabriz, İtalya’da geliştirilen CAB 6P ve E–11 anaçlarının kullanımı hızla yaygınlaşmakla birlikte Mahalep SL-64, Cold ve Mazzart F-12/1 gibi kiraz anaçları üzerine aşılı fidanlara olan talep sürmektedir. Kireçli, kumlu tınlı toprak şartlarında  ve kısıtlı sulama şartlarında Mahalep SL- 64, MaxMa anaçları ağır bünyeli topraklarda ise F 12 /1, CAB 6P, Geçirgen, derin toprak yapısına sahip sıcakların aşırı yükselmediği serin bölgelerde ise Gisela anaçları tercih edilmedir. . 

Döllenme Biyolojisi; Kiraz çeşitlerinin önemli bir kısmı kendine kısır olup mutlaka uygun dölleyici çeşidin % 12-15 oranlarında bahçede bulundurulması gerekir. Yeterli ürün alınabilmesi için çiçeklenme dönemi bahçede 10 dekara 3–4 adet arı kovanı bulundurulmalıdır. Aşırı meyve tutması durumunda meyveler arzulanan büyüklüğe gelmeyecekleri için ağaçlarda gövde ve ana dallarda sarsma ve silkme yaparak meyvede seyreltme yoluna gidilir. 

Önemli Çeşitler; Cristobalino, Early Burlat, Vista, Metron Premier, Metron Bigarreau, Larian, Noir De Guben, Stella, Van, Bing, Lapins, Bigarreau Gaucher, Noble, 0900 Ziraat,  Metron Late, Starks Gold, Sweet Heart, Sun Burst, Ferrovia, Gorgia, Hedelfinger, Kordia, Lambert, Noble, Regina, Techloven’ dir. 

Son yıllarda geliştirilen kendine verimli çeşitler ise; Stella, Celeste, Isabelle, Lapins, Sunburst,  Sweethart  ve New Star’dır. Ülkemizde en fazla yetiştirilen ve ihraç edilen kiraz çeşidi 0900 Ziraat olup bu çeşitte istenilen miktarda  ve kalitede ürün alınabilmesi için mutlaka Starks Gold, Lambert, Metron Late ve Bigarreau Gaucher, gibi çeşitlerin dölleyici olarak dikilmesi gereklidir. 

Dikim Mesafeleri ve Terbiye sistemleri; Kirazlar çöğür anaçları üzerinde 6x6m ve 6x5m mesafelerinde, klon anaçları üzerinde ise 6x4 m,  5x3m Gisela 5 anacına aşılı fidanlarda ise 4x3m aralık ve mesafelerinde dikilmelidir. Bodur ve yarı bodur kiraz anaçları üzerine aşılı fidanlarla kurulan bahçelerde dekara 50-85 adet kiraz fidanı dikilebilmektedir. Bırakılacak aralıklarda topraktaki organik madde miktarı uygulanacak terbiye sistemi ve arazinin meyli de etkilidir

Kirazlar dikine büyüme eğiliminde oldukları için ana dalların yanlara doğru açılması gereklidir. Modifiye lider terbiye bu amaca en uygun terbiye sistemdir. Bu sistemin dikimden itibaren ilk 4 yılda oluşturulması zorunludur. Yeterli budamanın yapılmaması meyvelerin küçük kalmasına  ve ağacın dikine büyümesine  neden olur. 

Hastalık ve Zararlılar; Kirazlarda, Kök Kanseri, Bakteriyel Kanser, Monilya gibi hastalıklar Yaprak Büken, Kiraz sineği önemli zararlılar arasında yer almaktadır.

Üretim Miktarı; Ülkemizde yaklaşık 305 bin ton civarında ki üretimiyle dünya Erik üretiminde beşinci sırada bulunmaktayız. Birinci sırada 6 milyon ton civarındaki üretimiyle Çin bulunuyor ve ardından Sırbistan , Romanya ve Şili gelmektedir.

İklim ve Toprak İstekleri; Japon grubu eriklerin Avrupa Grubu eriklere göre soğuklara  dayanımları daha düşüktür. Avrupa erikleri geç çiçek açtıkları  için ilkbahar geç donlarından daha az etkilenirler. Japon erikleri Avrupa grubu  eriklere göre daha seçici olup alüvyal ve geçirgen, PH’sı 6,5-7,2 arasında olan  topraklar en uygun topraklardır. 

Avrupa ve Can grubu erikler ağır bünyeli toprak şartlarında da  yetiştirilebilir. Can grubu  erikler farklı  iklim  şartlarına en iyi uyum gösteren türdür. Avrupa ve Can grubu eriklerin kışın dal ve gövdeleri -25, -30 ºC’ye kadar dayanmakla birlikte Japon grubu erikler -20ºC’de, çiçekler ise 0,6 -2,2 ºC’de zarar görürler. Ege, Marmara, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde 800m rakıma kadar olan yerlerde Japon Grubu erikler yetiştirilebilir. Bu gruba giren eriklerin soğuklama istekleri 550-800 saat arasında değişmektedir. Avrupa grubu ise geçit ve iç bölgelerde yetiştirilebilir. Avrupa Grubunun soğuklama .istekleri 800- 1250 saat arasındadır. 

Anaç Kullanımı; Eriklerde çöğür anaçları kullanılmakla birlikte son yıllarda klon anaçları üzerindeki fidanlara önemli talep gelmektedir. Myrobalan klon anaçları en yaygın erik anaçları olup Myrobalan 29C, yarı bodur bir anaçtır. Saint Julien- A, Marianna, MR.S- 2/5 anaçları da önemli erik anaçları içerisinde yer almaktadır.  Çöğür anaçları  üzerinde 6x5m, Myrobalan 29-C, Saint Julien -A gibi yarı bodur klon anaçları üzerinde ise;  5x 3m, 5 x 2,5m, bodur Pixy klon anacı üzerinde ise 4x 2m ve 4x1,5m sıra üzeri ve sıralar arası aralık  mesafelerinde dikim yapılabilir.

Terbiye Sistemleri; Eriklerde açık vazo (goble) terbiye sistemi en yaygın olarak uygulanan sistemdir.  Bunun dışında V, Y(tatura)  ve değişik doruk dallı terbiye sistemleri uygulanmaktadır. 

Önemli Erik Çeşitleri; Can Grubu Erikler; Papaz, Can, Havran, Aynalı, Foça, Karşıyaka Eriği bu grupta yer alan önemli çeşitler arasında yer alır. Yeşil olum döneminde de tüketilebilmektedir. Can grubu erikler kendileri uyuşmaz oldukları için bahçede yeterli miktarda dölleyici bulundurulmalıdır. 

Avrupa Grubu Erikler; Göynük, Karagöynük, Köstendil, Üryani, D’Agen, Reine Claude Verte, R.C. Violet, R. C.d’Altan, Firenze 90, Giant, Stanley President önemli çeşitlerdendir.  D’Agen çeşidi dünyada en fazla kurutmalık olarak yetiştirilen çeşittir. President çeşidi bu grupta pazarın en çok talep ettiği, yola ve depolamaya uygun bir çeşit olup bu çeşidi dölleyici olarak Stanley çeşidi dikilmelidir. 

Japon Grubu Erikler; Red Beaut, Black Beaut, Santa Rosa, Black Amber, Black Star, Formosa, Black Diamont, Fortune, Friar,Tracy Sun, Autumn Giant, Angelona önemli Japon grubu eriklerdir. Japon erikler kendileri ile uyuşmaz oldukları için mutlaka yeterli miktarda dölleyici çeşit dikilmelidir. 

Hastalık ve Zararlılar; Kök Kanseri (Agrobacterium tumefaciencs), Monilya, Erik Yaprak Gümüş Hastalığı,  Erik Cücelik Virüsü  (PDV), Clorotic Necrotic Ring Spot Virüs (CNRV) ve Şarka Virüsü (PPV) önemli hastalıklar arsında  Yaprak Bitleri, Kabuklu Bitleri, Kırmızı Örümcekler, Yaprak Büken, Erik Testereli Arısı önemli erik zararlıları arasında  yer almaktadır.

Üretim Miktarı; Ülkemiz yaklaşık 140 bin ton civarındaki Ayva üretimiyle dünyada birinci sırada yer almaktadır. Ardından Çin , Özbekistan  , Fas ve İran gelmektedir.

İklim ve Toprak istekleri; Ayvanın elma ve armuda göre soğuklara dayanımı ve soğuklama istekleri de bu türlere göre daha azdır. Çiçeklenmenin geç olması nedeniyle ilkbahar geç donlarından fazla etkilenmez. Aşırı rüzgarlı yerlerde ayva ağaçlarında dal kırılmaları ve  meyve dökülmeleri görülmektedir. Ayvalar kumlu- tınlı, süzek, sıcak karakterli topraklarda iyi gelişir. Ayvaların kökleri fazla derine gitmediği için genelde topraktaki fazla neme  dayanıklıdır. Toprak PH ‘sının 6-7,5 arasında olması idealdir Topraktaki toplam kireç oranının % 10 ‘u  geçmemesi uygundur, 

Anaç Kullanımı; Ayvalarda anaç olarak ayva çöğürleri kullanıldığı gibi son yıllarda klon Quince-A, BA 29, MC, Sydo gibi ayva kökenli klon anaçları da kullanamaya başlanılmıştır.  Bahçe tesisinde ayva  çöğürü üzerinde sıra üzeri 5m, sıralar arası 4m klon anaçları üzerinde 4x3m, 4x2m aralık ve  mesafelerinde  dikim  yapılmalıdır.  

Döllenme Biyolojisi; Ayva çeşitlerinin önemli bir kısmı kendine verimli olmakla birlikte bazı çeşitlerde meyve tutum oranı  % 3 düzeyinde kalmakta olup bahçe tesisinde aynı dönemde çiçeklenen. bir çeşidin dikilmesinde yarar vardır  

Önemli Çeşitler; Ekmek Ayvası, hem sofralık taze tüketime hem de reçel  ve marmelat yapımına uygundur. Diğer  önemli  çeşitler; Eşme, Limon , Midilli, İstanbul Ayvası’dır.

Terbiye Sistemi; Kayısılar yayvan büyüme eğiliminde oldukları için en uygun terbiye sistemleri goble ve değişik doruk dallı terbiye sistemleridir. Özelikle Marmara Bölgesi gibi rutubetli bölgelerde goble sisteminin uygulanması, rutubetin düşük olduğu bölgelerde ise değişik doruk dallı siteminin uygulanmasında yarar vardır. Verime yatmış ayvalarda aşırı budamadan kaçınılmalı, kuru, obur, hastalıklı ve sıkışık dalların kesimi ile dal seyretmesi  yapılmalıdır. 

Hastalık ve Zararlılar; Armutta olduğu gibi en önemli hastalık Ervinia amylovora’ (ateş yanıklığı) dır. Bordo bulamacı budamadan önce % 3 budamadan sonra %1 ve çiçeklenmeden sonra % 0,4 dozlarında uygulanmalıdır. Bulaşık dallar 20 cm aşağıdan kesilerek yakılmalıdır. Koruyucu antibiyotiklerinde düzenli uygulanmasında yarar  vardır.  Monilya, diğer önemli bir hastalık olup mücadele için thiram, karbendazil gibi etkili maddeler içeren ilaçlar kullanılmalıdır. İç kurdu, Akdeniz Meyve Sineği önemli zararlılar arasında yer almaktadır.

Üretim Miktarı ; Ülkemiz yaklaşık 800 bin ton civarında ki üretimi ile dünyada birinci sırada yer almaktadır. Ardından İran , Özbekistan , Cezayir ve İtalya gelmektedir.

İklim ve Toprak İsteği; Kayısı yazları sıcak ve düşük kışları ise uzun ve  yağışlı olan yerleri sever. Malatya yöresi bu nedenle kayısı yetiştiriciliği için ideal bir bölgedir. Kayısı ağaçlarının tomurcukları kışın -25 °C’ ye kadar  dayanmakla birlikte şeftalilere göre dayanımları daha zayıftır. Kayısı çiçekleri erken dönemde çiçek açtıkları için bazı bölgelerde ilkbahar geç donlarından zarar görürler. Çiçekleri -2,2,-2,5°C’ye, küçük meyveler ise; -0,5-0,8 °C’ ye kadar dayanır. Sahil kesimlerinde kayısılarda çil (kızıl leke), külleme gibi mantari  hastalıklar görülebilir. Gerekli toplam sıcaklığın tamamlanmadığı yerlerde kayısılar tam olgunlaştığında bile tatlanmamakta, ekşi olmaktadır. Kayısılarda soğuklama ihtiyacı Japon erikleri ve bademden fazla, armut ve elmalara göre daha azdır. Ege ve Akdeniz bölgelerinde sofralık Aprikoz ve Hacıhaliloğlu çeşitleri soğuklama sürelerini tamamlayamaz. Soğuklama ihtiyacı (7,2 °C’ nin altındaki toplam süre) çeşitlere göre 600 ile 1600 saat arasında değişmektedir. 

Kayısı geçirgen organik maddesi zengin, iyi havalanan, sıcak bünyeli tınlı, tınlı kireçli toprakları sever. Nemli, ağır bünyeli, killi toprakları ise sevmezler. Kirece dayanımı bademle eşdeğer olup şeftaliden fazladır.

Bahçe Tesisi, Anaç Kullanımı  ve Önemli Çeşitler; Kayısılarda  kurulacak bahçelerde çöğür anacı  kullanılmışsa aralık dikim mesafeleri; 7x7m, 8x8m olarak, klon anacı kullanılmışsa 5x5m yada sıra  üzeri 4m, sıralar arası 5m olarak uygulanabilir. 

Kayısı çeşitlerinin önemli bir kısmı kendine verimli olmakla birlikte bazı çeşitlerde kendine uyulmazlık belirleniştir. Bahçe tesisinde ana çeşitle aynı dönemde çiçeklenen dölleyici çeşidin % 10-15 oralarında  bahçeye dikilmesinde  yarar vardır.

Kayısılarda en çok kayısı ve zerdalilerin tohumları anaç olarak  kullanılmakladır. Bu anaçlar kurak koşullara ve nematodlara dayanıklıdır. Myrobalan erik çöğürleri ile Myrobalan 29-C, Saint Julien A, Saint Julien 655/2  ve Myrobalan GF 31 klon anaçları özellikle ağır bünyeli ve nemli topraklarda kullanılmaktadır.  Önemli sofralık çeşitler Ninfa, Aurero, Precoce Thirinte, P. Colomer, Beliana, Perfection, Roxana, Goldrich, yerli çeşitlerimiz,  Hacıhaliloğlu, Tokaloğlu, Şekerpare,  Soğancı, Çöloğlu, Hasanbey, Alyanak, Şam, Kabaaşı, Aprikoz ve Karacabey’dir. 

Terbiye Sistemleri ve Budama; Kayısılarda ağaçlar kuvvetli gelişir ve yayvan taç oluşturur bu nedenle kayısılarda genellikle goble terbiye sistemi uygulanmaktadır. Bu sistemde  güneşlenme ve meyvelerin renklenmesi daha iyidir Aşırı güneşlenmenin olduğu. yerlerde değişik doruk dallı terbiye sistemi uygulanmalıdır. Kayısı diğer sert  çekirdekli meyvelerden şeftali, erik, kiraza göre daha az budama ister. Verime yatmış kayısılarda aşırı budama kurumalara neden olabilir. Özellikle ilk yıllarda haziran ayının  ilk iki haftası yapılacak yaz budaması ağaca verilecek terbiye sistemi açısından önemlidir. Meyve oluşumu 2  ve 3 yaşlı dallarda olduğu için bu dalcıkların budamada korunmasında yarar vardır.. 

Hastalık ve Zararlılar; Kök çürüklüğü, Monilya, Apofleksi, (geriye doğru ölüm), Şarka (Plum Pox), Çil  (yaprak delen- kızıl leke, zam hastalığı, önemli hastalıklar arasında yer almaktadır. Yaprak bitleri, yazıcı böcekler, tomurcuk tırtılları, Akdeniz meyve sineği, önemli zararlılar arsında yer almaktadır.

Üretim ve Ticareti; Dünyada, Asya Armutları, Nashi, Japon Armutları, Çin Armutları, ve Elma Armudu gibi değişik isimler altında yetiştirilen bu armut türü Doğu Asya’da Çin, Japonya, Kore’de ayrıca Yeni Zelanda ve Şili’de önemli miktarlarda yetiştirilmekle birlikte son yıllarda Kaliforniya ve Avrupa da yetiştirilmeye başlanılmıştır. Ülkemizde yaklaşık 15 yıldır yetiştirilmekle birlikte üretimin 5.00-1.000 ton arasında olduğu tahmin edilmektedir. Asya Armutları gevrek, sulu  ve tatlı ve kendine özgü aroması ile son yıllarda tüketicilerden talep görmeye  başlamıştır. Üretimin yeterli olmaması nedeniyle ancak büyük marketlerde bulunabilen Asya Armutlarının üretiminin hızla artacağı. ülkemiz için ileride ihracat potansiyeli olan bir meyve türü olacağı  ön görülmektedir.

Anaç Kullanımı; Yurt dışında kullanılan anaçların  başında Pyrus betulaefolia, Pyrus comminus (Avrupa armutları), armut tohum anaçları ve OH -F anaçlarıdır. Kaliforniya  ve Japonya’da  kuvvetli gelişen Betulaufolia anaçları tercih edilmekte olup bu anaçlar soğuğa  ve ağır bünyeli topraklara da dayanıklıdır. Ayva kökenli anaçlar üzerimde aşı uyuşmazlığı görüldüğü için BA- 29 gibi yarı bodur anaçlar  kullanılmamaktadır. Ancak ayva ile uyuşan bir armut anacı ara anaç olarak kullanılarak üzerine Asya Armutları aşılanabilir.  

İklim ve toprak istekleri; Asya Armutları Ülkemizde de yetiştirilen Avrupa grubu armutlar kadar soğuklara dayanmamakla birlikte şeftali yetiştirilen yerlerde yetiştirilebilir.  Ülkemizde, Güney ve Doğu Marmara, Ege, Akdeniz, Güney Doğu Anadolu ve Karadeniz Bölgelerinde yetiştirilmesi mümkün olup, İç Anadolu bölgesinin mikro klima özelliği gösteren  yerlerinde yetiştirilebilir. Asya armutları çok seçici olmamakla birlikte çok ağır bünyeli killi topraklar dışındaki yerlerde yetişir. 

Bahçe Tesisi, budama ve terbiye yöntemleri; Asya armutları yarı bodur. OH F-333 klon anacı üzerinde sıra üzeri 3m sıralar arası 5m. yada 4x 2,5m aralık ve mesafelerinde dikilebilir. Kuvvetli gelişen Pyrus betulaefolia anacı üzerinde 5x5m dikim mesafelerini uygulamakta fayda vardır. Asya armutları kendine kısmen verimli olmakla birlikte aynı zamanda çiçek açan bir çeşidin bahçeye dikilmesinde yarar vardır. Goble yada modifiye lider terbiye sistemlerini uygulamak mümkün olup Kaliforniya’da genellikle goble sistemi uygulanmaktadır. 

Döllenme; Asya armutları kendine kısmen verimli olmakla birlikte dölleyici  çeşitlerinde  bahçeye dikilmesinde yarar vardır. Nijisseki (20. yüzyıl) ve Shinseiki çeşitleri kendine verimli oldukları için bu çeşitlerle dölleyici kullanmadan bahçe tesis edilebilir. Bahçede  çiçeklenme süresince 10 dekarda 3-4 arı kovan arı bulunmalıdır. Erkenci çeşitlerden Ya Li, Tsu Li ve Seuri çeşitleri aynı zamanda çiçek açtıkları için birbirlerine tozlayıcı olarak  kullanılır. Aynı zamanda çiçek açan çeşitlerden birkaçı dışındaki çeşitlerin  çoğu birbirlerini tozlar. Asya armutları Avrupa grubu Armutlara göre birkaç gün erken çiçeklenmekle birlikte Nijitseiki, Okusankichi çeşitleri Wiliams çeşidi ile aynı periyotta çiçeklenir ve karşılıklı olarak birbirlerini döllerler. Hosui, Kosui ve Atogo çeşitleri birbirlerini karşılıklı olarak tozlamaktadır.   

Seyreltme; Arzulanan meyve iriliğinin elde edilebilmesi için mutlaka meyve seyretmesi yapılmalıdır. Avrupa Grubu armutlara göre daha fazla seyretme gerekmektedir.  Kimyasallarla düzenli bir seyretme yapılamadığı için zorunlu olarak elle seyretme  yapılmalıdır. 

Önemli çeşitler; Doğu Asya ve Kaliforniya da yaygın olarak yetiştirilen 25 civarında  çeşit bulunmakla birlikte en çok yetiştirilen çeşitler 3 ayrı grupta toplanmaktadır. Bunlar 1- Yuvarlak, çiçek çukuru ve sap çukurundan basık şekilli, dış kabuğu yeşil- sarımtırak renkli olanlar, 2- Yuvarlak, basık şekilli, ancak dış kabuğu bronz renkli, yada bronz benekli olan grup.3- Klasik (Avrupa grubu) armut şekilli, (koni şeklinde) olanlar. Erkenciden geççi  çeşide doğru önemli Asya armut eşitleri; Ichiban Nashi, Shinsui, Kosui, Shinseki, Shinseiki, Hosui, Atago Kikusui, Yoinashi, 20.yüzyıl (Nijisweki), Chojuro, Shinko, Nitaka, Yali, Tsu li, Dasui Li, Shin Li, Okusankichi çeşitleridir. 

Hastalık ve zararlılar; Shinko çeşidi dışındaki Asya armutları ateş yanıklığı hatalığına hassastır. Özellilikle ilkbahar mevsimi serin geçen yerlerde hastalık etmenin gelişimi daha hızlı olmaktadır. Derin fidan dikimi ilerde ağaçlarda bakteriyel kansere neden olabilir. 

Hasat, Ambalajlama ve Depolama; Asya armutları çeşitlere göre Temmuz başından Eylül ayı sonlarına  kadar olan dönemde hasat edilirler. Kuru madde (toplam şeker) oran % 12,-13 arasında olduğunda hasat edilebilir.  Benekli  çeşitlerde  ile için hasat olgunluk kriterinden en önemlisi yeşil beneklerin kahverengiye dönüştüğü dönemdir. Zemin rengi ise yeşilden sarımtırak yeşile döndüğü dönem hasat olum dönemidir. Hasatta meyvelerin zedelenmemesine özem gösterilmeli, meyvelerde parmak izi olaşmayacak şeklide hasat edilmelidir. Asya armutlarının 10-20 kg’lık. plastik ambalajlarda depolanması ve taşınması önerilmektedir Kaliforniya da Japonya’ya ihraç edilen Asya armutları 20 kg.’lik ambalajlarda ihraç edilmektedir. Asya  armutları çeşitlere göre değişmekle birlikte 0ºC 2-4 ay süre ile muhafaza edilebilir. Bu süreden sonra bazı çeşitlerde iç kararması  görülebilir.

Üretim Miktarı ; Ülkemiz yaklaşık 180 bin tonluk üretimiyle dünyada dördüncü sırada yer almaktadır.

Birinci sırada Ukrayna , ikinci sırada Rusya Federasyonu ve üçüncü sırada da Polonya bulunuyor.

İklim, Toprak İstekleri ve Anaç Kullanımı; Vişneler ılıman iklim meyvesi olup yazları nispeten ılık geçen kışları ise soğuk ve yağışlı olan yerlerde yetiştirilebilir. Vişnelerin soğuklara dayanımı elma ile yakın derecelerde olup kış döneminde dal ve tomurcukları -25, -30 °C’lere kadar dayanır. Pembe tomurcuk döneminde daha dayanıklı olan vişneler çiçeklenme sonu ve meyve tutumundan sonra en hassas döneme girerler. Yapılan bir araştırmada tam çiçeklenme döneminde -3,5,-3,8°C’lerde  çiçeklerin % 50’ sinin zarar gördüğü belirlenmiştir.

Vişnelerin kış soğuklama ihtiyaçları çeşitlere göre 900- 1150 saat arasında değişmektedir. Ülkemizde en fazla yetiştirilen vişne çeşidi olan Kütahya çeşidinin soğuklama süresi 1100-1200 saat civarındadır. Kirazlara göre soğuklara ve sıcağa dayanımları daha iyidir. Vişnelerin kış soğuklama ihtiyaçları elma  ve armutlardan az, şeftali  ve Japon eriklerinden  fazladır.

Vişneler; kumlu-tınlı, geçirgen, derin ve organik maddece zengin toprakları sever, ağır bünyeli, killi ve taban suyu yüksek topraklardan hoşlanmaz. 

Bahçe tesis edilecek yerin toprak analizi yapılarak anaç seçimi yapılmalıdır. Özellikle ağır bünyeli işbası yüksek topraklarda idris (Mahalep) anacı yaşamaz.   

Kumlu, çakıllı, süzek, geçirgen, kumlu-tınlı topraklarda idris (mahalep yada Mahalep SL- 64 klonları anaç olarak seçilmelidir. Son yıllarda vişne kökenli Weirot, vişne, kiraz melezlerinden Ma x Ma  ve P- LH- C  anaçları ile Gisela anaçları ile ağır bünyeli topraklar için ise  kiraz kökenli CAB 6P anaçları kullanılmaya başlamış olup bu şekilde daha  entansif bahçeler tesis edilmektedir.   

Bahçe Tesisi ve Önemli Çeşitler; Son yıllarda meyve suyu ve konserve sanayinin  gelişmesi nedeniyle vişneye olan taleplerde artmaktadır. Kurulacak bahçelerde çöğür anacı  kullanılmışsa aralık dikim mesafeleri; 5x5m yada 5x6m, olarak, klon anacı kullanılmışsa 5x4m, zayıf gelişen anaçlarla ise sıra üzeri 3m, sıralar arası 4m olarak uygulanabilir. Vişne çeşitleri genelde kendine verimli olarak bilinmekle birlikte bir bahçede aynı zamanda çiçek açan birden fazla çeşit bulundurulmasında yarar vardır. Bahçe tesisi edilirken Kütahya vişnesi için Katırlı, Katırlı için Kütahya ve  Montmorency, Macar vişnesi için Montmorency  ve Heimanns Rabin çeşitleri bahçeye dikilmelidir. Rabin  ve Morello çeşitleri ise kendine  verimlidir. 

Ülkemizde en fazla Kütahya çeşidi yetiştirilmekle olup bu çeşide ait farklı tipler arasında yapılan seleksiyon çalışması sonucu meyve özellikleri ve verim yönünden üstün olan tipler Araştırma Enstitülerimiz tarafından yapılan denemeler sonucu belirlenmiştir. 

Vişne yetiştiriciliğinde ileri ülkelerle rekabet edilebilmesi ve ihracat miktarının artırılabilmesi için yerli çeşitlerimiz yanında yabancı çeşitlerin de yer aldığı kapama bahçelerin tesis edilmesinde yarar vardır. 

Terbiye Sistemleri ve Budama; Vişne ağaçları dikimi takip eden ilk yıllarda dikine gelişme eğiliminde olup daha sonraki yıllarda daha yayvan  gelişen bir form oluştururlar. Değişik doruk dallı ve Goble  terbiye sistemleri en yaygın uygulanan sistemlerdir. 

Aşırı güneşlenmenin olduğu yerlerde değişik doruk dallı terbiye sistemi uygulanmalıdır. Vişneler kirazlara göre daha fazla ve sık dal oluşturur. Bu nedenle dallarda yeni sürgün teşviki için  sık dallarda her yıl seyretme yapılmalı, kuru, hastalıklı, birbiri üzerine binen dallar çıkartılmalıdır. 

Hastalık ve Zararlılar; Kök çürüklüğü, Monilya, Kök kanseri önemli hastalıklar arasında yer alır. Virüs hastalıkları arasında ise Clorotic, Necrotic Ring Spot virüs ve Sour Cherry Yellow virüsü önemli virüs hastalıkları arasında yer almaktadır Kiraz sineği, yaprak bitleri ve tomurcuk tırtılları önemli zararlılar arsında yer almaktadır.

Üretim Miktarı ; Ülkemiz yaklaşık 83 bin ton civarındaki Badem üretimiyle dünyada yedinci sırada yer almaktadır. ABD 1.8 milyon tonluk üretimiyle dünya Badem üretiminin neredeyse yarısını sağlıyor. Ardından Avusturalya ,İspanya ,Fas İran ve Suriye gelmektedir.

İklim ve Toprak İsteği; Badem yaprağını döken meyve türleri içerisinde erken çiçek açması nedeniyle ilkbahar geç donlarından en fazla etkilenen meyve türleri arasında yer alır. Bahçe tesis edilecek yörede ilkbahar geç donlarının oluş zamanları etüt edilmeli, Ferragnes, Ferrastar, Ferraduel  gibi Fransız çeşitleri, yada Yaltinski, Primorski, Nitiriski gibi çeşitler dikilmelidir.  

Bademin odun dalları kışın -25, -30°C’ ye kadar dayanmakla birlikte çiçek tomurcuklarının soğuğa dayanımları dönemlere göre farklı  olmaktadır; çiçeklenme öncesi çiçek gözleri, -3,-3,5°C,  çiçeklenme sonuna doğru, -1,5,-2 °C, küçük meyveler ise; -0,5-0,6 °C’ ye kadar dayanır. Badem meyvelerinin olgunlaşması gerekli toplam sıcaklığın büyüme mevsimi boyunca yeterli olmaması durumunda meyvelerin gelişmesi ve olgunlaşması yeterli olmaz. Çiçeklerin açtığı havaların yağışlı ve sisli olması arı faaliyetini sınırlayacağı, ayrıca düşük sıcaklıklar döllenmede çim borusunun gelişimine engel olacağı için döllenme tam gerçekleşmez. Bu tür havalar monilya gibi mantari hasalıklara da neden olur. Bademin kış soğuklama ihtiyacı 300-400 saat civarında olup bazı yörelerde kasım ve aralık aylarında bu süreyi tamamlayıp ocak ayı ortalarında çiçeklenmeye başlayabilirler.Bademler; geçirgen, kumlu, alüvyal, derin toprakları sevmekle birlikte kireçli, kuru  ve kır olarak tabir edilen topraklarda da yetiştirilebilmektedir. Bademler % 25-30 kireç içeren topraklarda bile yetişebilmekledir. Badem kurulacak bahçelerde taban suyunun yüksek olmaması gerekir. Taban suyu yüksek seviyelerde olan yerlerde köklerde yetersiz oksijen nedeniyle (asfeksi)  ölümler olmaktadır. 

Anaç Kullanımı; Bademlerde en fazla badem ve şeftali tohumları anaç olarak  kullanılmakladır. Hem kültür bademleri (Teksas, Garrigue, Atocha, Desmaya) çeşitleri ile yabani (acı) bademlerin tohumları da anaç olarak  kullanılmaktadır. Bu anaçlar kurak koşullara dayanıklıdır. Badem tohum anaçları Kök Kanseri, Kök Mantarı, Meşe Kök Mantarı, Verticilium solgunluğuna hassas, kök ur ve yara nematodlarına hassastır. 

Şeftali anaçları ise kurağa ve kirece hassas olup bademlere göre daha yüzlek kök geliştirir. Şeftali anaçları üzerinde verime badem anaçlarına göre daha erken meyveye yatmakla birlikte ömürleri bademlere göre daha kısadır. Son yıllarda şeftali badem melezleri bademde anaç olarak kullanılmaya başlatılmış olup bunlardan en önemlisi GF 677 dır. Bu anaçta kök kanseri, meşe  kök mantarı ve vertisilium çürüklüğüne hassastır. Diğer bir şeftali badem melezleri; 557 Hansen 2168, Hansen 536, Adafuel anaçlarıdır. Son yıllarda Gadaman, Barrier-1 ve GN- 15 (Garnem), GN-22 (Felinem) gibi yeni  anaçlar da bademlerde yaygın olarak  kullanılmaktadır. 

Bahçe Tesisi, Terbiye Sistemleri ve Budama; Badem çeşitlerinin çoğu  kendine uyuşmaz olup bahçede yeterli miktarda dölleyici çeşit bulundurulmasında yarar vardır. En yaygın yetiştirilen Nonpareil çeşit için Teksas, Peerless, Nu Plus Utra, Thampson ve Carmen çeşitleri dölleyici olarak kullanılmalıdır. Teksas, Carmen ve Thamson Nonpareil’ den sonra, No Plus Ultra, Peerless çeşitleri daha önce çiçeklenir. Tuono çeşidi kendine  verimlidir. Ferragnes, Ferrastar ve Ferraduel çeşitleri birbirlerini döllerler. 

Bademlerde ağaçlar kuvvetli gelişir ve yarı yayvan taç oluşturur. Bu nedenle goble ve modifiye lider terbiye sistemleri uygulanmaktadır. Tam verime yatmış ağaçlarda verim budaması yapılır. Bademde meyve dallarının ömrü 5 yıl kadardır. Lider dal çevresinde 3 ana dal bulundurulmalı, bu dalların gövdeden çıkış yönleri farklı açılarda olmalı ve aralarında mesafe bulunmalıdır. Aşırı güneşlenmenin olduğu yerlerde değişik doruk dallı terbiye sistemi uygulanmalıdır. Bademlerde şeftaliler gibi sert  budama yapılmaz. Budamada meyve vermeyen dallar, 4-5 yaşında mayıs buketleri taşıyan dallar kesilerek ağaç yeni sürgün  vermesi için teşvik edilir. 

Hastalık ve Zararlılar; Kök kanseri, bademlerde en önemli hastalık olup, hem fidanın hem de bahçe tesisi edilecek yerle hastalık etmeninin bulunmamasına özen gösterilmelidir. Diğer önemli  hastalıklar, yaprak kıvırcıklığı, yaprak delen hastalığıdır. Zararlılar ise .Badem iç kurdu, Kapnodis, Yaprak bitleridir.